2 Aralık 2010 Perşembe

ego bebeğim*

yüzümdeki tebessüm gitgide yayılıyo sanki..
gün ve gün.
hani o eski kahkahalarım var ya..
hah onları atmaya başladım sanki..
siliyorum bu 2 noktaları artık bu ne yau.
ama böyle değişik duygulardayım hani anlatamadığım.
hani çok DEĞİŞİK.
nötr bi hava.
istekli - isteksiz kimi zaman sessiz.
kafiyeli olsun diye yazmıyorum bunları
gerçekten hissettiğimden ,
gerçekten düşündüğümden.
çok üstü kapalı yazıcam belki ama,
ona bile tebessümle bakıyorum.
zaten gülmeye cok müsait olan ağzım
sürekli oynaşta bi sağa bi sola.
durduramıyorum.
görenler, noldu serena gül anacım diyolar.
gülüyorum.
her şey olucağına varır deriz.
evet varır.
ve her işte bir hayır vardır.
evet vardır.
klişeliği bi kenara atınca,
haklısın sen.
hep haklıydın.
kendi yüksek egomu tatmin etme çabam yüzünden
haklılığı göremedim.
olsun.
bu da olacaktı.
olsun.
yine okumam lazım o kitapları.
en azından bebeğim egomu sakinleştirmeyi tekrardan
hatırlamam lazım.
beyin bu unutmaz.
ama şöyle de bi şey var ki
hani yeni öğrenmiştim insanlara 'seni seviyorum' demeyi.
seni seviyorum diyebilmeyi.
başladım artık demeye.
denk gelmedi belki sana ama seni seviyorum
ne güzel demek!
kuralsız, kitapsız.
seni seviyorum.
son sözüm;
şu dünyadaki dengeleri kim kurduysa helal olsun ellerine sağlık,
ama o dengeler yüzünden canı yananlar bir gün gelip hesap sorarlarsa
beni de yanına alsınlar.

p.s. hüzünlü bitirmedim yazımı hayır.
sadece traji komik tebessüm kullanacağız burda o kadar =)

s*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder