hava hafif soğuk.
eve geldim.
yukarı çıkmak istemedim,oturdum apartmanın önüne.
çok mu garip ? bi insanın kendi apartmanının merdivenlerinde oturması ?
bence hiç diil.
meğer mahalleli beni ne kadar çok seviyomuş.
beni ne kadar düşünüyomuş.
eczacısından , çorapçısına ,
havlucusundan , araba kiralamacısına ,
halıcısından , büfecisine , kuaförüne ,
yoldan geçen tanımadığım 85048509 tane insandan ,
etrafta oturan 2-3 arkadaşıma kadar herkes ;
-Serenacım üşümicen mi orda ? Anahtarını mı unuttun ?
sorularıyla beni ne kadar düşündüklerini gösterdiler.
sonra aklıma birden küçükken anahtarımı unutup kapının önünde saatlerce
annemi beklemem geldi.
heralde dedim o zamandan beri akıllarında bu olay.
hayırlı rezidans sakinlerinin çoğu ve ayrıca dükkan sahipleri hepsi beni davet etti.
ama ben zaten dışarda oturup , düşünmek istiyodum.
tekliflerini nazikçe geri çevirip hiç bir problem olmadığını söyledim.
bu olay yaklaşık 12 kez tekrarlandı.
sıkılmadım sorulardan.
çünkü 'ilgi isteği' her insanın içinde var.
oturduğum yeri çok seviyorum.
insanlarını,parkını,hayvanlarını ve ağaçlarını hatta evlerin etrafındaki demirleri bile.
serena kalp gayrettepe.
s*
7 Nisan 2009 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder